Tayland'ın başkenti ve en büyük şehri olan Bangkok'a İstanbul'dan direkt olarak 9.5 saatlik bir uçak yolculuğu ile ulaşılıyor. Fakat tatilinizi daha ekonomik kılmak isterseniz çeşitli hava yollarının aktarmalı uçuşlarını da tercih edebilirsiniz. Tayland, Türkler'e vize uygulamadığı için rahatlıkla seyahat edebileceğiniz bir ülke. Bangkok'a adım attığınızda nemli, sıcak, ağır bir koku ve yoğun bir trafikle karşılaşıyorsunuz.

İlk olarak hayal kırıklığına uğrasanız da bu güzel şehri gezdikçe; ne ağır kokuya, ne de trafiğe aldırış ediyorsunuz. Tayca Krung Thep yani 'Melekler Şehri' olarak bilinen Bangkok'un Tayca ismi; dünyanın en uzun şehir ismi olma özelliği ile Guinness Rekorlar Kitabı'na girmeye hak kazanmış. Ülkede konuşulan dil Tayca, para birimleri ise baht. 100 baht 6 TL'ye denk geliyor yani bizim ülkemize göre oldukça ucuz bir ülke. Tayland nüfusunun yüzde 95'i Budist, geriye kalan kesim ise Müslüman ve Hristiyan. Dinlerine çok bağlı bir millet ve Wat adı verilen Budist tapınaklarına çok önem veriyorlar. Tapınakta ibadetin yanı sıra gönüllü olarak çalışarak da halka hizmet ediyorlar. Budist tapınağına girmeden önce ayakkabılarınızı çıkarıyorsunuz. Tapınaklara şort ve mini etekle girmek yasak ama kapıdaki görevliler ziyaretçilere uzun etek veriyor.

Bangkok'ta sokaklarda gezerken yanlışlıkla bir çocuğun başını okşamamaya özen gösterin çünkü Budist kültüründe başın üst kısmı kutsal olarak kabul edildiğinden, bu bölgeye dokunulması hoş karşılanmıyor. Bangkok insanı güler yüzlü, yardımsever. Stresi hiç sevmeyen, rahat bir toplum. Bu arada evlerinde yemek pişirmiyorlar yani bir mutfak düzenleri yok; halkın çoğu sokaklarda kurulan tezgahlardan yemek alıyor. Şehirde akşam oldu mu her köşe başında bir sokak satıcısı tezgah açıyor ve işten çıkan halk yemeklerini buralardan alıyor. Tayland'ın en kalabalık şehri olan Bangkok'ta trafik günün her saatinde yoğun, akşam saatlerinde ise kalabalık ikiye katlanıyor. Trafikte zaman kaybetmek istemeyenler için en kolay ulaşım aracı Sky Train denilen hava trenleri. Bu trenlerle trafik derdi olmadan gideceğiniz her yere rahatlıkla ulaşıyorsunuz. Bir diğer ulaşım aracı ise üç tekerlekli Tuk Tuk adındaki araçlar. Ama bu araçlara binmeden önce mutlaka pazarlık yapmalısınız.

Dünyanın en sıcak başkenti olarak bilinen Bangkok'ta tropikal iklim hakim. Sıcaklıklar yıl boyunca 30 derece civarı. Şehirde mayıs ve ekim ayları arasında Muson yağmurları görülüyor. Yağış görülmeyen ve sıcaklıkların düştüğü kasım ve şubat ayları ise Bangkok'u gezmek için en güzel dönem. Her yıl milyonlarca turisti ağırlayan Bangkok, Uzakdoğu'nun en önemli şehirlerinden biri. En çok ziyaret edilen yerler arasında Wat Pho, Grand Palace (Büyük Saray), Wat Arun, Wat Tramit, Yüzen Çarşı ve tapınaklar bulunuyor. 

GRAND PALACE (BÜYÜK SARAY):

Bangkok'ta görülmesi gereken en önemli yerlerden biri olan Grand Palace, kraliyete hizmet veriyor. Kraliyet ailesinin taç giyme törenleri, cenaze merasimleri, düğün törenleri burada yapılıyor. 

WHAT PO (YATAN BUDDHA TAPINAĞI):

Bangkok'un en eski tapınağı olan What Po'daki altın varak kaplı, 46 metre uzunluğunda, 15 metre yüksekliğindeki dev Buddha heykeli tapınağın en ilginç figürü. Heykelin sadece ayakları bile üç metre. Heykelin yüksekliği ise 5 metre. Tapınağın yapımı bittikten sonra 1800'lü yıllarda tapınağın ortasına yerleştirilmiş olan bu heykel, Buddha'nın Nirvana'ya ulaşmasını simgeliyor.

WAT ARUN (ŞAFAK TAPINAĞI):

Şehrin en önemli dini yapılarından biri olan beş kuleli Wat Arun, tepeden tırnağa porselenle inşa edilmiş. Bu tapınak, ziyaretçileri kendisine hayran bırakıyor.

WAT TRAMIT (ALTIN BUDDHA HEYKELİ):

Bangkok'ta en çok ziyaret edilen Altın Buddha heykeli, 5.5 ton ağırlığı ve 3 metre yüksekliği ile dünyanın en büyük saf altından yapılı Buddha heykeli olma özelliğini taşıyor. 

FLOATING MARKET (YÜZEN ÇARŞI):

Sabahın ilk ışıklarıyla açılan market, öğlene kadar hizmet veriyor. Yüzen pazara gelmeden önce tekneyle yapılan kanal turu tam bir görsel şölen. Satıcılar kendi pişirdikleri yemekleri ve meyveleri satıyor. Ayrıca buradaki süs eşyalarına da bayılacaksınız. Ahşaptan yapılan ürünler, hasır şapkalar, filler ve bambu eşyaları sıkı bir pazarlıkla çok uygun fiyatlara alınabilir. Yüzen çarşı, fotoğraf çekmek için de ideal bir yer. Yerel halkın yaşamını görmek istiyorsanız; burayı ziyaret etmelisiniz. Bangkok; turistlere çok fazla alternatif sunan bir kent. Şehrin biraz dışında bulunan timsah ve yılan çiftliğini gezip fotoğraf çekebilir, orada yapılan şovları izleyebilirsiniz. Bangkok'ta kaçırmamanız gereken diğer bir yer ise Rose Garden. Burada da fillerle safari yapıp, geleneksel Tayland gösterilerini izleyebilirsiniz.

Tai masajı yaptırmadan dönmeyin

Günün yorgunluğunu atmak istiyorsanız; Tayland'ın şifa kaynağı olan dünyaca ünlü Tai masajını mutlaka yaptırmalısınız. Her köşe başındaki Tai kadınların 'Madammm' diye kelimeleri uzatarak masaja davet etmeleri turistler tarafından çok ilgi görüyor. Çok uygun fiyatlara yapılan masajı hijyenik bir ortamda yaptırmaya dikkat edin. Bangkok, alışveriş tutkunları için de tam bir cennet şehri; aradığınız her şeyi çok uygun fiyatlara bulabiliyorsunuz. Özellikle akşamları kurulan Pat Pong adlı gece pazarında dünyanın en büyük markalarının sahte ürünleri satılıyor. Burada ayakkabıdan saate kadar aradığınız her şeyi çok iyi pazarlık yaparak yarı fiyatına satın alabilirsiniz.

Ne yenir?

Uzakdoğu yemeklerinin en iyi örneklerini bulabileceğiniz Bangkok'ta; yeme içme konusunda çok fazla alternatif var. Halkı özellikle deniz ürünlerini ve çorbayı çok fazla tüketiyor. Pirinç ise olmazsa olmazları arasında. Her yemekte pirinç kullanıyorlar. Bangkok'a gitmişken tropikal meyvelerin tadına da bakmalısınız. Özellikle, mango, rambutan, liçi ve Hindistan cevizi yemelisiniz.

Türkiye'nin en kolay okunan haber, magazin sitesi mgdtv.com'da en güncel haberleri bulabilirsiniz.