Bunun dışında, kişinin kendinin uygulayabileceği bir takım tedbirler ve çözümler mevcuttur.  Bu tedbirlerin alınması tıbbi açıdan apneye bağlı riskleri azaltır,

Kiloya dikkat etmek:

Kilolu olmak veya Obezite horlama ve uyku apnesi için en önemli risk faktörü olarak kabul edilir. Genellikle horlama ve uyku apnesi şiddetiyle orantılıdır. Araştırmalar hastalığın şiddetinin azalmasının kilo kaybı ile ilişkisi olduğunu göstermiştir. Uyku apnesi olan kişiler genellikle aşırı kilolu veya obez sınıfındadır.
2010 yılında yayınlanan bir çalışmada, uyku apnesi olan kişiler iki gruba ayrılmış bu gruplardan 71 kişilik gruba yaşam tarzını düzenleme konusunda danışmanlık hizmeti verilmiştir. 12 haftalık düşük kalorili bir diyet ile beslenmeleri düzenlenerek takip edilmişlerdir. Bu grupta belirlenen süre sonunda kilo vermeleri ortalaması 16 kg olmuştur. Yaşam tarzı ile ilgili danışmanlık desteği almayan fakat sadece hastalığın takibi yapılan diğer grupla kıyaslamalar yapılmış, destek almayan grupta; horlamaya ve uyku apnesi hastalığına bağlı görülen olumsuzlukların daha fazla olduğu görülmüştür. Gene bu grupta horlama, apne ve kilo kayıplarında kayda değer önemli bir değişim gözlemlenmiştir. Buradan çıkan sonuç, horlama ve apneye bağlı rahatsızlığı olan hastaların mutlaka düzenli olarak hekim desteği yanı sıra yaşam tarzının düzenlenmesi konusunda destek almaları gerekir. En önemlisi hastalar hekimlerini seçerken, hekimin konusunda uzman ve kişiye yaşam koçluğu yapacak yeterli bilgi ve tecrübeye sahip olmalarına dikkat etmelidirler.

Alkol tüketiminde sınırlama ve Sigarayı Bırakma:

Normalde sigara ve içki insan sağlığına zararlarının bilinmesine rağmen,  Horlama ve uyku apnesi olan kişilerde durumu daha kötü hale getirir. Sigara kullanımı burun etleri daha fazla şişmesine neden olur ve burun fonksiyonları önemli ölçüde bozar. Dolayısı ile burun tıkanıklıkları sebebiyle hava geçişi azalır.  Sonuç olarak horlama ve solunum duraklamaları gibi belirtiler daha da kötüleştirebilir. Alkolün etkisiyle uyku esnasında boğaz bölgesindeki kaslar ve dokular daha da gevşer,  bu yumuşama dokuların üst üste binerek hava geçişini bloke edecek duruma gelmesine neden olur. Boğaz bölgesinde sağlıklı ve yeterli hava geçişi için yapıların belli bir sertliğe sahip olmaları gerekir.

Yemek alışkanlıkları ve sağlıklı beslenme :

Herkes gibi, horlama ve uyku apnesi olan kişilerin sağlıklı bir yeme alışkanlıklarına sahip olmaları gerekir. Araştırmalar uyku apnesi ve horlama şikayeti olan kişilerin sağlıksız beslenme ve düzensiz yeme alışkanlıklarına daha fazla sahip olduklarını göstermektedir. Horlama ve uyku apnesin de kişi uyku yoksunluğu sebebiyle, daha fazla karbonhidrat türü beslenmeye yöneldiği tespit edilmiştir. Uyku da açlık ve tokluk hissi kontrolü kanda bulunan leptin ve ghrelin tarafından sağlanır. Bunların iştah düzenleyici değişiklikler ile bağlantılı oldukları bulunmuştur.

Burun tıkanıklıklarını açma:

Burunda alerjik şikayeti olan kişinin uyku apnesi artırır ve uyku sorununu daha zorlaştırabilir. Alerjik rahatsızlık kontrol altında değilse, üst boğaz dokuları şişer ve hava yolu daraltabilir ve bu daha zor nefes almanıza neden olur. Eğer horlama, uyku apnesi ve burun alerji varsa, alerjinizin kontrol altında olduğundan emin olmalısınız. Diğer Burun tıkanıklıklarında yatmadan önce bir tuzlu burun spreyi de yardımcı olabilir.

Düzenli  uyku :

Horlama ve uyku apnesi rahatsızlığında sağlıklı kalmak için yeterli uyku önemlidir. Tabii ki, horlama ve uyku apnesi olan bir kişinin uykuyu yeterince alması zordur. Uyku apnesi olan kişiler için nefes alımını sağlamak için tasarlanmış çeşitli cihazlar uyumaya yardımcı olabilir.  (sürekli pozitif hava basıncı makinesi )
Sırt üstü uyurken, kişilerin yaklaşık yarısında nefes alıp vermede anormallikleri olmaktadır. Bu yüzden Horlama ve uyku apnesi olan kişinin diğer pozisyonlarda uyku uyumaları önerilir.

Türkiye'nin en kolay okunan haber, magazin sitesi mgdtv.com'da en güncel haberleri bulabilirsiniz.